Haziran ayında yapılacak olan LGS ve YKS sınavları için, öğrenciler ve ebeveynler geri sayım yapmaya başladılar  bile. Pek çoğu ise oldukça kaygılı. Özellikle de ebeveynin kaygısı öğrencinin kaygısını daha da artıyor. Hatta öyle ki, bazen çocuğun kaygısının tek sebebi -sınavdan ziyade- ailesinin kaygısı ve beklentisi olabiliyor.

Pek çok aile, çocuğunun çok kaygılı olduğundan, sınav yaklaştıkça ağlama krizlerinin arttığından, çocuğunun içine kapandığından bahsederek, “çocukla bu kaygı üzerine çalışır mısınız? ” diye geliyor.

Bu gibi durumlarda çocukla çalışmaya başlamadan önce ailenin tutumuna dair ayrıntılı bilgi edinmek çok önemli. Zira pek çok ailenin, sınavı yaşamının merkezine koyduğu bugünlerde, kaygısını yalnızca çocukla çalışmak yanlış bir tutum ve eksik bir çalışma olacaktır.

Bu sebepten ötürü ailenin sınava yüklemiş olduğu anlamı öğrenmek hatta gerekirse ilk olarak aile ile de çalışmaya başlamak (bazı durumlarda) daha sağlıklı sonuçlar verecektir.

Dolayısıyla bu hafta, ebeveyn tutumlarının sınav kaygısı üzerinde olan etkisine dair bir şeyler karalamak istedim.

Bu noktada öncelikle ebeveyn tutumlarından  kısaca bahsetmekte yarar var;

Kayıtsız ebeveynler: Çocuklarının pek çok beklentisini denetlemeden onaylayan ya da ilgisiz davranan bu ebeveynlerin çocukları,  genellikle  dürtü, sınır, duygu ve istek kontrolünde sıkıntılar yaşarlar.

Dengesiz ve kararsız ebeveynler: Anne ve baba davranışlarının tutarsız olduğu bu ebeveynler arasında çok fazla görüş farklılıkları mevcuttur.  Böyle bir ortamda yetişen çocuklar, görecekleri tepkilerden emin olamadıkları için görüşlerini ifade etmekte zorlanırlar.

Koruyucu ebeveynler: Bu ebeveynlerin çocukları üzerinde gereğinden fazla kontrolleri vardır. Bu ebeveynlerin çocukları özgüven sorunları yaşarlar ve tek başlarına bir şey yapamayacaklarını düşünürler. Dolayısıyla bu durum akademik hayatlarını olumsuz etkiler.

Aşırı baskıcı, otoriter ebeveynler: Ceza yöntemini çok fazla kullanan bu ebeveynlerin çocukları, ebeveynlerinden korkarlar. Dolayısıyla kendilerini ifade etme ve özgüven anlamında sorunlar yaşarlar. Bu durum ise akademik hayatlarını olumsuz etkiler.

Mükemmeliyetçi ebeveynler: Çocuklarından hep daha iyisini bekleyen bu ebeveynler, beklentileri noktasında çocukları üzerinde baskı oluştururlar. Bu durum çocuğunun okul hayatından özel hayatına kadar, yaşamının pek çok noktasını olumsuz etkiler. Ailesinin standartlarına uymakta zorlanan bu ebeveynin çocukları daha çok sınav ve eğitim kaygısı yaşarlar.

Demokratik ebeveynler:  Çocuklarının özerkliklerine ve özgürlüklerine saygı gösteren bu ebeveynler, çocuklarının ihtiyaç ve isteklerine karşı da özenlidirler. Çocukları üzerinde baskı kurmaktan kaçınan demokratik ebeveynler, çocuklarına mantık ile yaklaşırlar. Ebeveynleri demokratik olan çocuklar ise gerekli sevgi ve ilgiyi gördükleri için güven duyguları artmış ve özgüvenleri gelişmiş olur.

***

Bu noktada ebeveyn tutumlarının çocuğun yaşamına dair pek alanı olumlu ya da olumsuz etkilediğini söyleyebiliriz. Örneğin çocuğunuzun sınav kaygısının başlıca sebebi belki de yalnızca sizin tutumunuzdur?

Eğer öyleyse öncelikle tutumunuzu gözden geçirmeli ve tutumunuzun çocuğunuz üzerindeki olumsuz etkilerini olumluya çevirmelisiniz.

Peki bu nasıl mümkün?

* İlk olarak, sınavın sizin için anlamını sorgulayarak başlayabilirsiniz.

Sınav sizin için ne anlam ifade ediyor?

Üzerinizde herhangi bir kaygıya sebep oluyor mu?

Yani aslında ilk olarak kendi kaygı düzeyinizin farkına varmalısınız. Çünkü sizin kaygılı olmalı haliniz bazen dolaylı bazen de direkt olarak çocuğunuzu  olumsuz etkilemektedir.

* Kendinize dair bir içgörüye sahip olduktan sonra  davranışlarınıza odaklanmalısınız. Sınav söz konusu olduğu zaman çocuğunuzun yanında nasıl davranışlar sergiliyorsunuz? Örneğin sınavla ilgili sohbetlerde kullanmış olduğunuz cümle kalıplarınız neler?

Çocuğunuzun bu döneminde onun yanında olma haliniz nasıl? Onu rahatlatarak mı ona destek oluyorsunuz, yoksa -farkına varmadan- çok fazla sorumluluk içeren cümleler kurarak mı destek olduğunuzu düşünüyorsunuz?

Eğer ki ikincisi iseniz kulağınız kurduğunuz cümlelerde olsun. Unutmayın sizin önemsemeden kurduğunuz bazı cümlelerinizin çocuğunuzun gerçekliği olma ihtimali var. Dolayısıyla özenli davranmalısınız.

*Bir diğer önemli unsur ise beklentileriniz. Ebeveyn olarak çocuklarınıza dair bazı beklentilerinizin olması -belli bir ölçüde olduğu müddetçe-, çocuklarda ailelerinin onlara güvendiği duygusunu oluşturur.

Bu noktada beklentinizin düzeyine ve çocuğunuzla uyumuna odaklanmalısınız. Unutmayın bu hayat onun hayatı, çocuğunuzun hayatına yön verme noktasında destekçi olan bir ebeveyn olmalısınız, kendi ideallerini çocuğuna yükleyen bir ebeveyn değil.

Yani asıl önemli olanın, sizin geleceğe dair beklentilerinizin değil, çocuğunuzun geleceğe beklentileri olduğunu unutmamalısınız.

Özetle; eğer sınav kaygısı noktasında çocuğunuza yardımcı olmak istiyorsanız ilk olarak yapmanız gereken; kendi kaygı düzeyinizin, sınava dair düşüncelerinizin ve sergilediğiniz davranışlarınızın bilincine varmanızdır. Sonrasında ise çocuğunuza dair yapmanız gerekenler gelecektir.

Çocuklarının sınav kaygısını azaltmaya yönelik ebeveynlerin yapması gerekenleri bir başka haftaya bırakarak, kaygısız günler diliyorum.