Daha okula başlamadan sorulmaya başlanan sorulardan biridir büyüyünce hangi mesleği tercih edeceksin sorusu.
Büyüyünce ne olacaksın? Annen baban senin ne olmanı istiyor, seni hangi sektöre yakıştırıyor ya da seninle nasıl gurur duyacaklarını planlıyor…
Daha okuma yazmayı bilmeden, meslekleri tanımadan bir meslek seçmemiz bekleniyor.
Üstelik Türkiye’nin en prestijli mesleklerinden biri olan doktorluk gibi herkesçe saygı duyulan bir mesleği istediğimizi söylersek her zaman alkış tutulurve tabi ki bunu söylerken toplumun baskısıyla mı yoksa kendi isteğimizle mi söylediğimiz asla sorgulanmaz.
Eğitim ve öğretim hayatımız; kendimizi keşfetmek, yeteneklerimizi geliştirmek, hayallerimizi inşa etmek için mühim bir dönemdir.
Çocukluğumuzdan itibaren aldığımız okul öncesi ve okuldaki eğitimlerin en önemli amacı doğru mesleği seçebilmektir aslında.
Maalesef daha bu sürece başlamadan ailelerimiz bizim yerimize tercihlerini çoktan yaparlar.
Çocuklarını daha tam olarak tanımadan, zevklerini ve yeteneklerini bilmeden ona yakıştırdıkları meslekleri kondururlar.
Unutmayalım ki her mesleğin zor ya da sıkıcı yönleri vardır, önemli olan çocukların bu zorluklarla karşılaştığı zaman hala mesleğinden zevk alıp almamasıdır. Çocuğun yeteneklerinin yanı sıra neyi yapmaktan zevk aldığı, nelere ilgi duyduğu da önemlidir. Hayatlarının neredeyse tamamını kapsayan iş hayatında yapmaktan zevk aldığı, ilgi duyduğu mesleklerin seçilmesi mutlu bir hayatı olması için çok önemlidir.
Bu yüzden çocuklara bizim yakıştırdığımız meslekleri seçmelerini istemek yerine bu bilinci aşılayarak kendisi için doğru mesleği bulmasına yönlendirmek en doğru olandır.
İyi ya da kötü meslek diye bir şey yoktur. Önemli olan şey kişinin mesleğindeki başarısıdır.