Bu zam, sosyal belediyecilik anlayışının ruhuna aykırıdır. Bir çalışan, kazandığı paranın büyük bir kısmını kreş ücretine ayırmak zorunda kalıyorsa, iş hayatına katılmak yerine evde çocuk bakmayı tercih etmek zorunda kalacaktır” dedi.
Bodrumlu veliler Bodrum Belediyesi’nin anaokullarında kayıt ücretini 17 bin 500 liraya yükseltmesine tepki amacıyla Bodrum Belediye Meydanı’nda toplanarak basın açıklaması yaptı. Açıklamayı veliler adına Serem Sever isimli veli okudu. Sever, kreşlerin, çalışan ebeveynlerin en büyük destekçisi olması gerektiğini belirterek,” Ancak bu artışla birlikte, asgari ücretin 17.002 TL olduğu bir ülkede, çalışan anneler ve babalar çocuklarını güvenle bırakabilecekleri yerler bulmakta zorlanacaktır. Ekonomik zorluklar yaşanırken, sosyal belediyecilik anlayışının halkı düşünmesi gerekir. Bu zam, sosyal belediyecilik anlayışının ruhuna aykırıdır. Bir çalışan, kazandığı paranın büyük bir kısmını kreş ücretine ayırmak zorunda kalıyorsa, iş hayatına katılmak yerine evde çocuk bakmayı tercih etmek zorunda kalacaktır. Bu durum kabul edilemez. Belediye kreş ücretlerinin 9.500 TL seviyesinde kalmasını talep ediyoruz. Belediyenin, halkın refahını ön planda tutarak bu ücretleri yeniden gözden geçirmesi gerektiğini düşünüyoruz. Çocuklarımızın güvenliği ve eğitimi, ailelerin ekonomik durumunu zorlamadan sağlanmalıdır. Ayrıca, belediye kreşindeki öğretmenlerden ve okul yetkililerinden son derece memnun olduğumuzu belirtmek isteriz. Çocuklarımızın gelişimi için gösterdikleri özen, ilgi ve alakaları takdire şayandır. Bu süreçte, kreş görevlilerinin gayretli çalışmalarına ve çocuklarımıza olan samimi ilgilerine teşekkür ediyoruz. Onlarla ilgili herhangi bir şikayetimiz yoktur; tek talebimiz, kreş ücretlerindeki artışın yeniden değerlendirilmesidir” ifadelerini kullandı.
“DURUMUN TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ”
Sever, yasal olarak da durumun belirsiz olduğunu söyledi. Sever sözlerini şöyle sürdürdü: “5580 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu’nun 13. maddesine göre, öğrenim ve diğer ücretlerin her yıl ocak ayından itibaren tespit edilip en geç mayıs ayında ilan edilmesi gerekmektedir. Ayrıca, Milli Eğitim Bakanlığı Özel Öğretim Kurumları Yönetmeliği’ne göre, 2024-2025 eğitim-öğretim yılı için yapılacak azami zam oranı %56,89’dur. Bunun üzerindeki artışlar mevzuata aykırıdır. Bu yıl zaten bir zam yapılmışken, tekrar bir zam yapılması hukuka aykırıdır. Yasa gereği, %57’yi aşan zamlar kanunen yapılamaz. 2023 yılında 1 çocuk için kreş maliyeti 7.350 TL iken, 2024 Ocak ayında 11.350 TL’ye çıkmış, ve mevcut durumda yaklaşık 14.000 TL seviyesine gelmiştir. Durumun takipçisi olacağız; gerekli görülmesi halinde kaymakamlık ve tüketici hakem heyetine şikayette bulunacağız. Tekrar ifade etmek isteriz ki, bu süreçte amacımız ne siyaset yapmak ne de belediyeyi kötülemektir. Tek gayemiz, kreş ücretlerindeki artışla ilgili sesimizi duyurmaktır. Bu artışla ilgili bir açıklama yapmak üzere buradayız, lütfen herhangi bir siyasi provokasyona mahal vermeyelim. Çalışan ailelerin zor durumda kalmaması adına belediye kreş ücretlerinin yeniden gözden geçirilmesini talep ediyoruz. Çocuklarımızın güvenliği ve eğitimi için belediyeyi halkın yanında olmaya davet ediyoruz”
Veliler basın açıklaması sonrası Bodrum Belediye Başkanı Tamer Mandalinci ile görüştü. Görüşme esnasında konuşan şunları söyledi” Bu eğitim döneminde 9 bin 500 TL için sözleşme imzaladık. Zam zaten Haziran ayında yapıldı ve biz yeni zam yapılmayacağını varsayarak yeni dönemde çocuklarımızı belediyenin anaokullarına kaydettirdik. Bu zamla birlikte belediye anaokulunun fiyatı özel okulları geçiyor. Bu zammı önceden bilseydik çocukları özel okullara kaydettirdik”
“BEN BELEDİYEME ZARAR ETTİREMEM”
Zamma isyan eden bir veli,” Bu yaptığınız zam ‘geliriniz yoksa bu şehirden gidin’ demek” serzenişinde bulununca Başkan Mandalinci ile veli kısa süreli tartıştı. Başkan Mandalinci ise,”2025 yılında anaokulundaki maliyeti 20 bin TL civarına çıkacak. Ben belediyeme zarar ettiremem, benim kırmızı çizgim bu. Tekrardan gözden geçireceğiz, maliyete en yakın fiyata revize edeceğiz. Ben de 9 bin 500’den 7 bin 500’e indirip siyasi şov yapmak isterim. Bir de hayatın gerçeği var. Gıda AŞ’deki birim müdürlerimize gelen yorumlarda çok net gördük ve hissettik. Bu üzgünlüğe ve kırgınlığa sebep verdiğim için sizden çok özür diliyorum. Demek ki atacağımız adımlarda müzakereyi en baştan tutmak gerekiyor ki o hassasiyet, aslına bakarsanız, en başta oluşsun ve verilen kararlar daha nitelikli, daha donanımlı olsun. O yüzden biraz aceleci davranıldığı için sizler kusura bakmayın. Hem sizleri hem de çocuklarınızı biraz üzmüş olabiliriz. Onları arkadaşlarından ayırmayı aklınızdan geçirdiyseniz bile, bu bizi çok üzer. Asla ve asla o yapının, o dostluğun, birlikteliğin bozulmasını istemiyoruz. Belediye, sizin için var. Belediye, sizin imkanlarınızla burada bu hizmetleri verebiliyor. Vergimizi siz veriyorsunuz, harçlarımızı siz veriyorsunuz. Personelin, benim maaşımı da sizler veriyorsunuz. Ama dediğim gibi, kurumun buradaki çıkarını ya da kurumun ayakta kalmasını sağlamak benim görevim. Tekrar yeni müzakerede buluşacağız, anlatacağız ve orta yolu bulacağız. Önümüzde gerçekten güzel günler var. Sıkıntılı, umutsuz baktığımız bir süreç olmayacak, bunun sözünü veriyorum. Sizler mutsuz olursanız, bu benim de mutsuzluğumdur. Hem sizin hukukunuzu hem kurumun hukukunu korumak birinci önceliğimdir. Basın mensuplarının önünde bu sözümü veriyorum. Fiyatları deklare etmeden, gerek 5 gerekse 10 kişilik heyetimizi toplayacağız. Gıda AŞ’de ya da belediyede ‘Tablomuz bu, arkadaşlar; sizler bir müzakere edin, konuşun’ diyeceğiz. İnşallah bunu mutlak bir sonuca vardıktan sonra hep beraber basına ya da velilere deklare etmiş olacağız” şeklinde konuştu.
