Türkiye İstatistik Kurumunun Aralık 2021 dönemi enflasyon verilerine göre, Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) geçen yılın ikinci yarısında yaklaşık yüzde 25,5 arttı. Böylece 6 aylık dönemde, geçen yılın ikinci yarısı için toplu sözleşme kapsamında yapılan yüzde 3’lük zam aşıldı. Bu nedenle yaklaşık yüzde 22,9’luk enflasyon farkı ortaya çıktı.

Bu yılın ilk yarısında uygulanacak toplu sözleşme hükmü doğrultusunda memur maaşlarına yüzde 5 artış yapılması öngörülüyor. Buna göre yüzde 22,9’luk enflasyon farkının eklenmesiyle memur, sözleşmeli ve memur emeklilerinin maaş ve aylık artışları yüzde 27,9 oldu.

Öte yandan SSK ve Bağ-Kur emeklilerinin aylıkları da geçen yılın son 6 aylık enflasyonu oranında artacak. Bu oran yaklaşık yüzde 25,5’e karşılık geliyor.

“EMEKLİLER AÇLIĞA, SEFALETE MAHKUM DEĞİLDİR!”

Bunun üzerine konuyla ilgili açıklama yapan Tüm Emekliler Sendikası Muğla Şubesi, bu oranı kabul etmediklerini ve emeklilerin açlığa, sefalete mahkum olmadıklarını dile getirdi.

Sendika Başkanı Adil Eroğlu, açıklamada şunları söyledi:

“Her yıl yinelenen yüzdelik zam oyunu, 2022’de tekrar emeklilerin önüne getiriliyor. Verilecek olan yüzde 5’lik zam ve üstüne eklenecek olan enflasyon farkı kandırmaca olmaya devam etmektedir. Başta temel ihtiyaç ürünleri olmak üzere bütün mal ve hizmetlere yapılan fahiş zamlar, emeklilere yapılacak olan Ocak ayı zammını daha Ocak ayı gelmeden tüketmişti. Yabancı paralar karşısında Türk Lirasının değer kaybı bu zamların üstüne tuz biber olmuşken, yeni yılın ilk günü başta şehir içi ulaşıma, elektrik ve doğalgaza insafsızca yapılan zamlar, bırakın yapılacak olan maaş artışlarını, mevcut maaşlarımızı eritmiş yok etmiştir.”

“EN ÖNCE HAK KAYIPLARIMIZ GİDERİLMELİ”

Eroğlu, “Maaşlarımızı ister dolar ya da avro ile, ister ekmek, et, elektrik, ulaşım, doğalgaz gibi temel ihtiyaçlar üzerinden değerlendirelim, emeklilerin gerçek aylıklarının artık açlık sınırının bile altına indiği açıkça görülmektedir. Aylık bağlama oranlarını sürekli düşürerek aylıklarımızın açlık sınırının bile altına düşürüldüğü bu sistemde yapılması gereken göstermelik, yüzdelik artışlar ile doğru ve inandırıcı olmayan enflasyon rakamlarının eklenmesi değil, en önce hak kayıplarımızın giderilmesidir” dedi.

Sendikalılar isteklerini şu şekilde sıraladı:

-Aylık bağlama oranları yükseltilmelidir: Aylık bağlama oranlarında 2000 ve 2008 yıllarında

emekliler aleyhine önemli değişiklik yapılarak aylık bağlama oranları kademeli olarak %20’ye

kadar düşmüştür. Aylık bağlama oranları tekrar 2000 yılı öncesine çekilmelidir.

-En düşük emekli aylığı 5.200 TL olmalıdır: Açlık sınırının 3100 TL olduğu bir ülkede, 8 milyon

BODRUM’DA SAĞANAK YAĞIŞ ETKİLİ OLDU BODRUM’DA SAĞANAK YAĞIŞ ETKİLİ OLDU

emekli 2000 TL ve 2000 TL’nin altında emekli aylığı almaktadır. Bu nedenle ortalama emekli

aylığı yoksulluk sınırının altında olmamalıdır.

-Doğalgaz, elektrik ve şehir içi ulaşıma yapılan son zamlar geri alınmalıdır: Doğalgaz,

elektrik ve şehir içi ulaşım bedellerinin emekli aylıkları içindeki payı dünya ortalamasının çok

üstündedir. Bu durumda bile insafsız ve akıl dışı oranda yapılan son zamlardan sonra bu

ihtiyaçlarımızı karşılamak nerdeyse hayal olmaktadır. Bir an önce bu zamlar geri alınmalıdır.

-Doğalgaz, elektrik, su, ulaşım, ekmek, gibi temel ihtiyaç maddeleri emekliler için %50

indirimli olmalı ve aradaki fark devlet tarafından sübvanse edilmelidir: Bu fiyatlara temel

ihtiyaç maddelerini sağlıklı şekilde tüketebilmek emekliler için adeta hayaldir. Bu nedenle

temel ihtiyaç maddeleri için devlet emeklileri sübvanse etmelidir.

-Sağlık hizmetlerinden alınan katkı payları kaldırılmalıdır: Özellikle pandemi le beraber

emeklilerin sağlık sorunları daha da artmış, zaten yetersiz ve kalitesiz olan sağlık hizmetlerine

ulaşmaları daha da zorlaşmıştır. Üstelik hijyen ve maske gibi giderlerde sağlık giderlerini

artırmıştır. Bu nedenle sağlık hizmetlerinde uygulanan katkı payı alınmasından vaz

geçilmelidir.

“GERİ DÖNÜLMELİ”

“Önümüze konan engel ve yasaklardan bir an önce geri dönülmelidir” diyen Eroğlu, son olarak, “

Emeklilerin örgütlenme hakları önündeki engel ve yasaklar kaldırılmalıdır: Hak ve talepleri

için sendikal örgütlenme her kesim için hem bir insan hakkı hem de anayasal bir haktır. Sendikal örgütlenme için önümüze konan engel ve yasaklardan bir an önce geri dönülmelidir. Emekliler bu talep ve hakları için bugüne kadar sürdürdükleri mücadeleyi bundan sonra da

sürdürmeye kararlıdırlar. Emekliler açlığa ve sefalete mahkum edilemez. Yüzdelik ve göstermelik artışlara hayır” şeklinde konuştu.