Bizleri rahmet yüklü Ramazan Ayına kavuşturan ve bu ayı değerlendirme imkânını lütfeden Yüce Rabbimize hamd-ü senalar olsun.
Ramazan, oruç ayıdır.
Ramazan, Kur’an ayıdır.
Ramazan, takva ayıdır.
Ramazan, Allah’ı yüceltme ayıdır.
Ramazan, şükür ayıdır.
Ramazan, doğruyu bulma ayıdır.
Ramazan, tevbe ayıdır.
Ramazan, itikâf yani tefekkür ve taabbüd ayıdır.
Ramazan, Allah’ın koyduğu sınırları gözetme ayıdır.
Ramazan, bin aydan daha hayırlı olan Kadir gecesini içinde saklayan bir aydır. (1)
Rahmet ayı Ramazan boyunca hamdolsun çok kıymetli kazanımlar elde ettik. Bu kazanımlar o kadar değerlidir ki, Allah Rasülü (s.a.s.) henüz Ramazan girmeden iki ay önce, üç aylar diye isimlendirdiğimiz ayların ilki olan Recep ayının girmesiyle şu duayı yapmaya başlıyor: “Allah’ım! Recep ve Şâban aylarını hakkımızda mübarek eyle, bizi Ramazan ayına ulaştır.”(2)Asıl hedef olan Ramazan kazanımlarını en üst seviyede elde edebilmek için Recep ve Şaban aylarından itibaren kulluğa yoğunlaşıyoruz.
Sadece Ramazan ayına mahsus üç ibadetimiz vardır. Farz olan oruç, vacip olan fıtır sadakası ve sünnet olan teravih namazı. Diğer taraftan Ramazan ayında artırdığımız ve daha bir itina ile yerine getirdiğimiz başka ibadetlerimiz de vardır. Kur’an tilaveti, şükür, tesbih, tevbe ve istiğfar, yardımlaşma ve dayanışma, misafire ikramda bulunma, beş vakit namazı cemaatle kılma vs.
Son günlerine yaklaştığımız Ramazan ayında elde edilen kazanımları korumak ve onları devam ettirme gayreti önemlidir. Sevgili Peygamberimiz (s.a.s.) Ramazan bayramının ikinci gününden itibaren Şevval ayı içerisinde altı gün oruç tutmayı ve buna ilaveten Pazartesi ve Perşembe oruçlarına devam etmeyi tavsiye etmektedir. (3) Bunun yanında; “Allah’ın en çok sevdiği amel hangisidir?” diye sorulan soruya; “Az da olsa devamlı olanıdır” buyuran Allah Rasülü (s.a.s.), gerek ibadet ve gerekse sosyal sorumluluk alanlarındaki kazanımlarımızın devamlılığına vurgu yapmaktadır. (4)
Ramazan ayının rahmet ikliminde elde ettiğimiz kazanımlara bayramdan sonra da ciddiyetle devam etmemiz gerekir. Beş vakit namazı cemaatle kılma, Kur’an tilaveti, cömertlik ve hayırseverlik, ailece aynı sofrada buluşma ve aşımızı başkalarıyla paylaşma, öfkelensek bile merhametle karşılık verme, yardımlaşma ve dayanışma gibi kazanımlarımızı alışkanlık haline getirmemiz sanırım rahmet ayının en değerli kazanımları olacaktır. İslam medeniyet havzasından beslenen bu kazanımlar aynı zamanda bizi insani meziyetlerin zirvesi olan insanı kâmil makamına taşıyacaktır.
Malumunuz olduğu üzere ülkemiz asrın felaketi olarak nitelendirilen çok büyük bir felaketi yaşadı. Çok şükür ki, bu felaketi devlet ve millet olarak el ele vererek aşıyoruz ve aşacağız inşaallah. Bu süreçte merhamet, yardımlaşma ve dayanışma duygularımızın bu Ramazan ayında geçmiş senelere oranla daha da bir coştuğuna hep birlikte şahit olduk. Depremzede kardeşlerimiz vesilesiyle bu Ramazanın sürdürülmesi gereken en önemli kazanımının yardımlaşma ve dayanışma ruhumuz olduğunu düşünüyorum.
Kıymetli okurlarımızın bayramını şimdiden tebrik ediyor, sağlık ve afiyetler diliyorum.