Bu hastalıklara karşı tıbbi tedavi yöntemlerine başvurmadan önce vücudumuzun doğal bağışıklık sistemini korumak ve güçlendirmek ise temel gereklilik” dedi.
Yapılan çalışmalar, aynı miktarda mikroorganizma ile karşılaşan iki bireyde bağışıklık sistemi zayıf olanın olmayana göre hastalığa daha kolay yakalandığını ve daha uzun sürede iyileştiğini gösteriyor. Sağlıklı beslenme, düzenli fiziksel aktivite, yeterli uyku, stresle başa çıkabilmek, sigara, alkol gibi bağışıklık sistemini zayıflatan unsurlardan uzak durmak, hayata daha iyimser bakmak, gülümsemek gibi hayat dair her şeyin bağışıklık sistemi için önemli olduğunu paylaşan Sodexo Entegre Hizmet Yönetimi Sağlıklı Yaşam Yöneticisi ve Diyetisyen Sibel Mumcu, “Bu nedenle bireysel farklılıklar dışında kalan ve günlük hayatımızın parçası olan bu alanlarda dikkat edeceğimiz her şey ve alacağımız önlemler, bağışıklık sisteminin güçlenmesine ve hastalıklara karşı dirençli olmamıza yardım eder” diye konuştu.
Sibel Mumcu, mevsim geçişlerinde bağışıklığı güçlendirecek 6 öneri paylaştı: Sağlıksız beslenme alışkanlıkları, enerji ve proteinden yetersiz besleme vücudumuzun savunma gücünü yavaşlatır. Bu yüzden besin çeşitliliği ilk önceliktir. Tüm besinler farklı çeşitlilikte ve miktarda değerli bileşikler içerir. Belli besinleri yemek sadece o besinlerin sağladığı faydaları almak, diğerlerinden mahrum kalmak demektir. Yeterli ve dengeli beslenme için biyolojik değeri yüksek et, yumurta, süt ve süt ürünleri, kuru baklagiller gibi protein kaynaklarını, enerji için tam tahıl ürünleri başta olmak üzere diğer tahıl ve kuru baklagilleri, vitamin ve mineraller için sebze ve meyvelerin tüketimine önem vermek önemlidir. Yoğurt, kefir gibi süt ürünleri aynı zamanda probiyotik özellikleri nedeni ile bağırsak sağlığı içinde oldukça faydalı.
Yeterli ve dengeli beslenme önemli. Bağışıklık sistemini yeterli, dengeli ve kaliteli bir beslenme güçlendirir, miktarca çok yemenin bu konuda bir etkisi olmaz. Bu nedenle sağlıklı olduğumuz kiloyu korumak için ihtiyacımızdan fazla enerji alımına neden olacak ilave yağ ve şeker içeren besinlerden uzak durmak, rafine karbonhidratlar yerine tam tahıl içerenlere yönelmek, yüksek lif içeren besinleri tercih etmek doğru seçimlerdir.
Savunma hücrelerinin varlığını sürdürebilmesi için B6 vitamini, folik asit ve çinko gibi vitamin ve minerallere ihtiyacı var. Bu öğelerin zengin olduğu süt, et, karaciğer, bulgur, pirinç, yumurta, baklagiller, koyu yeşil yapraklı sebzeler gibi besinlere beslenme düzeni içinde yeteri kadar yer verilmeli.
Antioksidanları bağışıklığı güçlendirmek için önemli bileşiklerdir. Bu bileşikler; vücudu zararlı maddelerden korur ve bağışıklık sistemiyle birlikte savaşırlar. Özellikle E, C vitamini ve beta karoten antioksidan vitaminler olarak bilinirler. E vitamini için sıvı yağlar, yağlı tohumlar, tahıl taneleri; C vitamini için koyu yeşil yapraklı sebzeler, turunçgiller, lahana, ıspanak, kuşburnu, taze kırmızı biber; beta karoten için ise turuncu, kırmızı, yeşil sebze ve meyvelerden tüketmek önemlidir. Her gün 2-3 porsiyon meyve ile 2-3 porsiyon sebze tüketmek ve bunları çeşitlendirerek rengarenk seçmek ihtiyacımız olan vitamin, mineral ve antioksidanların yeterli alımını kolaylaştırır.
Su, yaşam için elzem öğelerden biri. Hastalıklardan korunmak ya da mücadele etmek için yeterli ve dengeli beslenme kadar su ve bol sıvı tüketimi de çok önemlidir. Su, oluşan atık maddelerin vücuttan uzaklaştırılmasında en etkili araçtır. Özellikle ateş ve ishal varlığında bol su tüketimi çok daha büyük önem taşır. Günde 2-2,5 litre (8-10 bardak) su mutlaka içilmelidir. C vitamini yönünden zengin taze sıkılmış meyve ve sebze suları, sıvı tüketimini artırmak için tercih edilebilir.
Ayrıca; her gün düzenli egzersiz yapmak, yeterli ve kaliteli uyku uyumak, bağışıklık sistemini zayıflatan sigara ve alkolden uzak durmak ve çok düşük kalorili diyetler yapmamak bağışıklık sitemini güçlü tutmak için çok önemli.