Muğla’nın Milas ilçesinde yaşayan bir grup genç, yaşamlarını tamamen değiştiren cesur bir kararla öğretmenlik mesleklerini bırakarak tarım sektörüne adım attı. Yıllarca eğitim verdikleri sınıfları geride bırakan bu genç girişimciler, şimdi karanlık seralarda istiridye mantarı üretiyor ve elde ettikleri başarıyla hem yerel ekonomiye katkı sağlıyor hem de Avrupa pazarına açılmayı başarıyor.

Milas’ın verimli topraklarında başlayan bu dönüşüm hikâyesi, aynı zamanda kırsalda genç girişimciliğin de güçlü bir örneği haline geldi.

“Kendi İşimizin Patronu Olmak İstedik”

Tarımın geleceğine inanan gençler, istiridye mantarı üretimine başlama nedenlerini şu sözlerle anlatıyor: “Her zaman kendi işimizin patronu olmak istiyorduk. Eğitimci kimliğimizle başkalarının hayatına dokunuyorduk ama ekonomik olarak karşılığını almakta zorlanıyorduk. Kendi işimizi kurma fikri bizi heyecanlandırdı ve bu nedenle mantar üretimine yöneldik. İşimizi severek yapıyoruz ve sürdürülebilir bir gelir modeli olduğuna inanıyoruz.”

Özellikle son yıllarda ekonomik koşulların etkisiyle birçok gencin büyük şehirlerden kırsala yönelmesinin artması, Milaslı gençlerin bu adımında etkili olmuş. Kent hayatının stresinden uzak, üretime dayalı bir yaşam kurma hayali artık gerçeğe dönüşmüş durumda.

İstiridye Mantarı: Düşük Maliyet, Yüksek Potansiyel

Araştırmalar sonucunda istiridye mantarının düşük maliyetle üretilebilmesi, kısa sürede hasat alınabilmesi ve sağlıklı beslenme trendleriyle birlikte talebin giderek artması, bu alana yönelmelerinde belirleyici olmuş.

“Etin yerini alabilecek bir protein kaynağı olması, mantarı cazip hale getiriyor. Özellikle Avrupa’da bu tür ürünlere olan ilgi çok yüksek. Biz de üretimimizin bir kısmını bu pazara yönlendirmeye başladık,” diyen genç üreticiler, hedeflerini büyütmüş durumda.

Zorluklara Sabırla Göğüs Gerdiler

Üretimin başında birçok teknik sorunla karşılaştıklarını da anlatan girişimciler, özellikle hijyen koşulları, nem ve sıcaklık dengesinin sağlanması gibi konularda uzun bir öğrenme süreci yaşadıklarını ifade ediyor. Ancak yılmadan çalışmaları, bu zorlukların üstesinden gelmelerini sağlamış.

“İlk denemelerde bazı ürünleri kaybettik. Fakat her hatadan ders çıkardık. Eğitim geçmişimiz, araştırmacı yönümüzle birleşince süreci öğrenmemiz kolaylaştı. Şimdi ise kontrollü ve verimli bir üretim yapıyoruz,” diyorlar.

Bölge Gençlerine Örnek Olmak İstiyorlar

Milaslı genç üreticiler, sadece kendi geçimlerini sağlamakla kalmayıp, bölgedeki diğer gençlere de ilham vermeyi amaçlıyor. Gençlerin köylerine, ilçelerine dönüp tarıma yönelmesinin teşvik edilmesi gerektiğini savunuyorlar.

“Tarım sadece geçmişin değil, geleceğin de mesleği. Bilimsel yöntemlerle, teknolojiyle birleştiğinde çok daha verimli hale geliyor. Biz istiyoruz ki, bu hikâye başka gençlere de cesaret versin,” şeklinde konuşuyorlar.

Ayrıca ilerleyen dönemde istihdam yaratmak, başka üreticilere eğitim vermek ve hatta kooperatifleşerek daha büyük pazarlara açılmak gibi hedefleri de bulunuyor.

Milas'tan Avrupa’ya Uzanan Bir Başarı Hikâyesi

Bugün üretimlerinin bir bölümü Türkiye’nin dört bir yanına gönderilirken, bir kısmı da Avrupa’daki butik gıda işletmelerine ulaşıyor. Ürünlerinde doğallığı ve kaliteyi ön planda tutan genç girişimciler, bu başarıyı tesadüf olarak değil, planlı ve özverili bir çalışmanın sonucu olarak görüyor.

Milas’ta başlayan bu umut dolu girişimcilik öyküsü, bir mesleği bırakıp tamamen farklı bir sektöre yönelmenin ne denli mümkün olduğunu gösterirken, aynı zamanda kırsalda üretimin yeniden canlanabileceğine dair güçlü bir mesaj veriyor.

AYBİGE’DEN TÜRKİYE ŞAMPİYONASI’NDA ÜÇ FARKLI DERECE AYBİGE’DEN TÜRKİYE ŞAMPİYONASI’NDA ÜÇ FARKLI DERECE

Muhabir: Hasan Telli