Bizimde görevimiz tabi ki bu talepleri karşılamak ama bu talepleri karşılarken tüketici ve üretici dengesini gözeterek halkımızın da geçim zorluğu içinde olduğunu varsayarak fiyat politikası gütmeye çalışıyoruz” dedi.

Muğla’da Sakız Ağaçları İçin Protokol: Ekoturizm ve Üretim Desteklenecek Muğla’da Sakız Ağaçları İçin Protokol: Ekoturizm ve Üretim Desteklenecek

Vatandaşların temel gıdası olan ekmek ve simitte gelen zamlar son zamanlarda halkın yoğun tepkisine neden olurken, fırıncı esnafı ise artan buğday ve un maliyetlerinden dert yanıyor. Önümüzdeki günlerde ekmek ve simit fiyatlarının hem üreticiyi hem de tüketiciyi üzmeyecek şekilde belirlenip belirlenmeyeceği ise belirsizliğini koruyor. Muğla Yiyecek Maddeleri Esnaf Odası Başkanı Güven Akarken konuyla ilgili açıklamalarda bulundu. Akarken, ekmek ve simit fiyatlarının enflasyondan bağımsız olmadığını belirterek,”Türkiye’deki enflasyon oranlarına ortalama olarak baktığımızda bugün maliyetlerin ne kadar arttığını az çok tahmin edebiliriz. Son 2-3 ay içinde özellikle un fiyatları yüzde 40’a yakın artış gösterdi. 600-650 lira olan unlar şu anda 900 lira civarında seyrediyor. Bunun dışında elektriğe bir çırpıda yüzde 38 zam geldi. Doğalgaza yüzde 38 zam geldi. Benzin mazot fiyatları günlük olarak değişiyor, onu takip etmekte de zorlanıyoruz. Dolayısıyla ekmek ve simit fiyatlarındaki maliyetlerde yılbaşından beri yüzde 50 civarında esnafımızın maliyetleri artmış durumda. Dolayısıyla esnafımızın da fiyat artışları konusunda talepleri var. Bizimde görevimiz tabi ki bu talepleri karşılamak ama bu talepleri karşılarken tüketici ve üretici dengesini gözeterek halkımızın da geçim zorluğu içinde olduğunu varsayarak fiyat politikası gütmeye çalışıyoruz. Tabi bunu yaparken de fiyat ayarlamaları için söylüyorum; öyle bir fiyat ayarlamalıyız ki esnafımızda zor durumda kalmasın. Sürdürülebilir bir fiyat politikası oluşturmaya çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.

“EKMEK BÜYÜK GÖRÜNSÜN DİYE MAYA VERİYORLAR”

Akarken sözlerini şöyle sürdürdü: “Artan maliyetler konusunda tabi ki fırıncı esnafımızın zam talepleri var. Aslında günün moda deyimiyle “fiyat ayarlaması”. Biz bu talepleri aldık, maliyet hesaplamalarını çıkardık. Zaten ekmek fiyatında da son iki yılda yapılan gizli zamla gramaj düştü. Biz bunu kabul etmiyoruz. Özellikle ekmek için söylüyorum; 250 gramın altındaki ekmekte besleyicilik kalmıyor. Ekmek kabuktan oluşuyor ve büyük görünsün diye maya veriyorlar. Bu da hem sağlık açısından doğru bir şey değil, hem de halkımızın beslenmesi açısından ekmeğin besleyiciliğine halel getiriyor. Ben gram düşürmelerine gizli zam diyorum. Biz bunu istemiyoruz. Ekmeğin 250 gram olmasını temenni ediyoruz besleyicilik açısından. Bununla ilgili birçok ilde 15 liraya ulaşan talepler var. Şu an birçok ilde 12,5 liraya satılıyor ama artık 15 lira talepleri görülüyor. Herhalde yılbaşına kadar birçok ilde ekmek fiyatları 15 lira olacaktır. Biz de bu konuda esnafımızın taleplerine duyarsız değiliz. Tüketici-üretici dengesini kurarak önümüzdeki dönem bu fiyat artışlarına gidilecek. Son iki üç ay içerisinde un fiyatları olağanüstü arttı. Devlet, buğday fiyatını 9 lira 25 kuruş olarak açıkladı, tonu da 950 lira olarak açıkladı ama buğday sanırım tüccarın eline geçtikten sonra olağanüstü arttı. Son 3 ayda yüzde 40’a yakın artış oldu un fiyatlarında. Fırıncı esnafının da dayanma gücü kalmadı artık. Dolayısıyla onların da mesleğini sürdürebilmesi ve sürdürülebilir olması açısından yeni bir fiyat ayarlaması gerekiyor. Simitte de aynı durum geçerli. Gerek susam, gerek pekmez, gerek sıvıyağ, gerek doğalgaz, elektrik giderlerinde ve işçilikte de eskiden gelen bir gelenek olmasından dolayı 7.ay itibariyle fiyatlarda ara zam oldu. Arkadaşlarımız işçilerini de 7.ay itibariyle zam yaptılar. Bunların da telafisi olabilmesi için ve esnafımızın da ayakta kalabilmesi için önümüzdeki günlerde Muğla’da da 15 lira olacağını varsayıyoruz. Tabi bu bizim isteğimiz değil. Biz her ne kadar üretici de olsak simitçiler, fırıncılar ve ekmekçiler olarak, bir yerde tüketiciyiz de. Dolayısıyla biz Muğla’da bir aileyiz. Dolayısıyla tüketici-üretici dengesini gözeterek en sağlıklı fiyatı oluşturmak istiyoruz”