Balcı, “AK Parti’de bir görevi ve sıfatı olmadığını bildiğimiz Sayın Ayaydın’ın, Muğla halkını eksik ve yanlış bilgilerle yanıltma çabası beyhude bir algı operasyonudur. Aydın Ayaydın’ın Muğla siyasetini ve Muğla bürokrasisini dizayn etme arzusu olduğunu çok iyi görüyor ve biliyorum” dedi.
Yerel seçimlerde AK Parti ’den Muğla Büyükşehir Belediye Başkan adayı olan Aydın Ayaydın, geçtiğimiz günlerde verdiği bir röportajda Bodrum ve Muğla’daki su sıkıntısı nedeniyle Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras ve Bodrum Belediye Başkanı Tamer Mandalinci’yi eleştirerek, yerel yönetimlerin bu konuda yetersiz kaldığını belirtmişti.
Ayaydın’a cevap CHP Muğla İl Başkanı Zekican Balcı’dan geldi. Balcı, yönetim kurulu üyeleri ile birlikte Türkan Saylan Çağdaş Yaşam ve Kültür Merkezi’nde konuya ilişkin basın toplantısı düzenledi.
Balcı, “31 Mart Yerel Seçimlerinde AK Parti’nin Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı olan ve Sayın Ahmet Aras’ın 22 puan gerisinde kalan Sayın Aydın Ayaydın, seçim yenilgisini kabullenememiş olacak ki Muğla Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Ahmet Aras’a ve Bodrum Belediye Başkanımız Sayın Tamer Mandalinci’ye saldırmaya başlamıştır. AKP Muğla Teşkilatlarında yarattığı kargaşa ve kavga ortamını perdeleme ve kendisine taraftar toplama telaşında olduğunu düşündüğüm Sayın Ayaydın’ın gerçekleri yansıtmayan ve tamamen mesnetsiz iddiaları karşısında bu açıklamayı yapma zorunluluğu doğmuştur” dedi.
“Aydın Ayaydın’ın Muğla siyasetini ve Muğla bürokrasisini dizayn etme arzusu olduğunu çok iyi görüyor ve biliyorum”
Ayaydın’ın algı operasyonu yaptığını belirten Balcı, şöyle konuştu:
“Şu an itibariyle AK Parti’de bir görevi ve sıfatı olmadığını bildiğimiz Sayın Ayaydın’ın Muğla halkını eksik ve yanlış bilgilerle yanıltma çabası beyhude bir algı operasyonudur. Bu algı operasyonlarının başarıya ulaşmasına ne Muğla halkı ne de Cumhuriyet Halk Partisi örgütleri asla izin vermeyecektir. Sayın Aydın Ayaydın’ın Bodrum’un su sorunu üzerinden siyaset yapma hevesinin arka planında Muğla siyasetini ve Muğla bürokrasisini dizayn etme arzusu olduğunu çok iyi görüyor ve biliyorum. Daha 4 ay önce Muğlalılardan sandıkta gereken cevabı alan Aydın Bey’i bu hevesinden vazgeçmeye davet ediyorum. Eğer Muğla’ya ve Muğla halkına gerçekten hizmet etmek istiyorsa her seçim döneminde Marmaris ve Fethiye körfezlerini temizlemek üzere Muğla’ya getirilen ancak 1 Nisan sabahları ortadan kaybolan gemilerin körfezlerimizi temizlemesini sağlasın. Eğer Muğla’yı gerçekten düşünüyorsa alt yapıya ciddi bir yatırım yapılmasını sağlamak için Muğla Büyükşehir Belediyesi tarafından bulunan ve 4 yıldır Sayın Cumhurbaşkanımızın masasında onaylanmayı bekleyen yurt dışı kaynaklı kredinin imzalanması için ricacı olsun. Aydın Ayaydın’ın eski öğrencisi olan Sayın Cumhurbaşkanımızın Muğla halkı adına yapılacak olan bu ricaya olumlu cevap vereceğini ve Sayın Aydın Ayaydın’ı geri çevirmeyeceğini ümit ediyoruz.
“Aras ve Mandalinci’yi soyut kavramlarla suçlamak Sayın Ayaydın’ın haddi değildir”
AKP Hükümetlerinin beceriksizliği ve çağ dışı uygulamaları sebebiyle Afrika ülkeleri seviyesine inen Türkiye ekonomisi can çekişmektedir. Çiftçilerimiz, emeklilerimiz, emekçilerimiz, esnaflarımız, öğretmenlerimiz, memurlarımız, sanayicilerimiz, turizmcilerimiz büyük bir kriz içinde var olma mücadelesi vermektedirler. Bu karanlık tablo içerisinde halkımızın yanı başında olan ve toplumun her kesimine can simidi olmaya gayret eden CHP’li Belediye Başkanlarına dil uzatacak son kişiler AKP’li siyasetçilerdir. Daha geçtiğimiz günlerde 100 Günlük icraatlarını kamuoyu ile paylaşan ve kısa zamanda Muğlalıların gönlünde taht kuran Muğla Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Ahmet Aras’ı ve büyük bir gayret ve samimiyetle Bodrum halkına hizmet eden Türkiye’nin en genç belediye başkanı Sayın Tamer Mandalinci’yi soyut kavramlarla suçlamak Sayın Ayaydın’ın haddi değildir. Muğla’nın sorunları, Milyon euroluk villaların bahçelerinden yanlış bilgilerle ahkam keserek giderilemez.
“Ayaydın, belediye başkanlarımıza her sataştığında karşısında CHP örgütlerini bulacak”
Aydın Bey, CHP’li belediye başkanlarını yersiz ve haksız bir şekilde suçlamak yerine Türkiye ekonomisini 20 seneye önceye götürüp dünyada 69. sıraya gerileten, Dünya Bankası’nın “2024 Kadın, İş Dünyası ve Hukuk” raporuna göre kadınların tüm hukuki haklarda yakaladığı eşitliğin ölçüldüğü sıralamada Ruanda, Uganda ve Mozambik’in ardında 89. olmamızı sağlayan, hukukun üstünlüğü kategorisinde ise dünyada 148., Avrupa ülkelerinde 45 ülke arasında sondan 2. sırada olmamızı sağlayan kendi partisini sorgulasın. AKP’ye ve tek adam rejimine bu eleştirileri yapmayan ya da yapamayan Sayın Ayaydın, belediye başkanlarımıza her sataştığında karşısında CHP örgütlerini bulacak.
“Bodrum’un, CHP’li bir belediye tarafından yönetiliyor olmasından dolayı merkezi hükümet tarafından cezalandırıldığı açıkça ortadadır”
Bodrum’un içme suyu sorunu yıllardan bu yana büyüyerek ilerleyen kronikleşmiş bir yaradır. Öncelikle bu yaranın neden büyüdüğüne bakmak gerekir. Turizmin başkenti olan ve ülkemize çok önemli miktarda döviz girdisi sağlayan Bodrum’un, CHP’li bir belediye tarafından yönetiliyor olmasından dolayı merkezi hükümet tarafından cezalandırıldığı açıkça ortadadır. Bodrum’un turizm bölgesi olması nedeniyle en önemli ve en gözde yerlerinde imar planı yapma yetkisi bakanlıklardadır. Hal böyle iken; Bodrum’un yapılaşmaya açılmaması gereken birçok noktası hükümet tarafından imara açılmış ve doğamız katledilmiştir. Zaten kıt olan su kaynaklarımız, imara açılan yerlerdeki devasa inşaatlarda kullanılmaktadır. Bodrum’un su kaynakları çarpık yapılaşma ve imar rantına kurban edilmektedir. Su kaynaklarının böyle ağır bir yükü kaldırması mümkün değildir.
“Hükümet çözüm üretmek yerine her geçen gün Bodrum halkının su sorununun artmasına sebep olunmuştur”
‘Mumcular Barajı’nın suyunun biteceği belliydi neden önlem alınmadı?’ sorusuna gelince; bu soruna önlem olarak yıllardan bu yana Muğla Büyükşehir Belediyesi tarafından ‘Geyik Barajı’nda bulunan suyu Bodrum’a aktaralım, Bodrumlu vatandaşlarımızın içme suyu sorunu ortadan kalksın’ şeklinde birçok öneri sunuldu. Hatta barajın satın alınması ile ilgili de Muğla Büyükşehir Belediyesi tarafından birtakım girişimlerde bulunuldu. Ancak maalesef tüm bu girişimler olumsuz yanıtlandığı gibi ilgili kurumlar tarafından da alternatif çözüm üretilmedi. Hükümet çözüm üretmek yerine her geçen gün Bodrum halkının su sorununun artmasına sebep olunmuştur. Yetkinin devlet kurumlarında olması sebebiyle çare üretmek ve Bodrum halkının su sorununu çözmek yerine hükümetin adım atmaması nedeniyle her geçen gün Bodrum halkına bedel ödetilmektedir. Altyapısı olmayan bölgeleri imara açarak kıt kaynakları daha da kurutan, baraj suyunu Bodrum’a değil termik santrale veren, içme suyu altyapısını yenilemek için Muğla Büyükşehir Belediyesi’nin finansman kullanmasını engelleyen hükümetin yapamadığını yapmak için belediyelerimiz yetki ve sorumlulukları çerçevesinde ellerinden geleni yapmaktadırlar. Muğla Büyükşehir Belediyesi son 4 ayda Bodrum’u besleyen içmesuyu arıtma tesislerinin ve kuyularının su basma kapasitesini 101 bin m3/günden 133 bin m3/güne çıkartmıştır. Muğla Büyükşehir Belediyesi Bodrum’a su verebilmek için kapasitesini yaklaşık %25 yükselterek daha fazla miktarda su iletimi sağlamıştır.
“Bundan sonraki süreçte yerel yönetimler gibi kıt kaynakları değil neredeyse sonsuz imkânları olan hükümetin, tür çalışmalarla bu kente katkı sağlayacaklarını dikkatle izleyeceğiz”
Muğla Büyükşehir Belediyesi, AKP hükümetinin ülkemizi içine soktuğu finansal tüm zorluklara rağmen ilave bütçe kaynaklarının yüzde 90’ını Bodrum’a harcayarak Bodrum halkının su temini konusunda mağdur edilmemesi noktasında çalışmaya devam etmektedir. Sayın Aydın Ayaydın’ın iddialarına rağmen, belediyelerimiz sorumluluklarını fazlasıyla yerine getirmekte olup, halkımızın ihtiyaçlarını karşılamak için gereken tüm adımları atmaya devam edeceklerdir. Bundan sonraki süreçte yerel yönetimler gibi kıt kaynakları değil neredeyse sonsuz imkânları olan hükümetin Bodrum’a ve Muğla’ya ne gibi katkıları olacağını ve ne tür çalışmalarla bu kente katkı sağlayacaklarını dikkatle izleyeceğiz. Muğla Büyükşehir Belediyesi gibi ciddi bir kurumu yönetmeye aday olan bir kişinin kamuoyuna yaptığı açıklamaların daha ciddiyet içerisinde, somut bilgi ve belgelere dayalı olmasını bekliyoruz. Sorunlara çözüm üretecek girişimlerde bulunmak yerine gündemde kalmak adına kamuoyunu yanlış yönlendiren Sayın Aydın Ayaydın’ı Muğla halkının vicdanlarına havale ediyoruz.”