BES Muğla İl Temsilciliği tarafından SGK binası önünde basın açıklaması yapıldı.

Büro Emekçileri Sendikası Muğla İl Temsilcisi Haluk Yılmaz Yıldırım tarafından okunan basın açıklamasında, “Hükümet 85 milyon yurttaşımıza ve sayısını bilmediğimiz sığınmacılara sosyal güvenlik aracılığı ile bir mesleki kaza yada hastalık veya afet, savaş gibi daha bir çok sosyal risk yüzünden geliri veya kazancı kesintiye uğramış kimselerin başkalarının yardımına ihtiyaç kalmaksızın geçinme ve yaşama ihtiyaçlarını karşılayacak geliri, tedavi masraflarını ödediğini övünerek dile getirmektedir. Yurt dışında çalışan milyonlarca gurbetçimizin de izinlerini geçirmek üzere geldiklerinde sağlık hizmetleri ile yurt dışı borçlanması ve ülkemizden emeklilik işlemlerinin yanı sıra iş göremezlik ödeneği, askerlik ve doğum borçlanması, malullük ve yaşlılık aylığı gibi 16 farklı başlıkta ki bu hizmetleri sığınmacı, gurbetçilerle birlikte yaklaşık 100 milyon vatandaşa sunan sosyal güvenlik kurumu emekçileri hükümetin övündüğü bu sistemi ayakta tutabilmek için gecesini gündüzüne katarak çalışmaktadır” denildi.

“SGK EMEKÇİSİ HAFTA SONLARI DA HİZMET VERMEKTEDİR”

Haluk Yılmaz Yıldırım,“Öyle ki tek kişi ile kurulan servislerde sırada dizilmiş vatandaşı bırakıp lavabo ihtiyacını giderecek zamanını bile bulamayan çalışanlar mevcuttu Öğlen aralarını yemek yemek için değildi işini yetiştirmek için çalışarak geçiren emekçiler, hasta olduğu halde hastaneye gidip tedavi olmayan tedavi olsa dahi yeterince nekahet dönemi geçirmeyen hafta ve yıllık izin kullanamayan çalışanlar mevcuttur.Pandemi döneminde olduğu gibi bugün hükümetin yine açıkladığı devlete olan borçların silinmesi konusunda geçmiş seçim dönemlerinde yaşadığımız gibi işverene sağlanan prim affi 33 bin sosyal güvenlik kurumu emekçisi hafta sonları da dahil hizmet vermektedirler” dedi.

“SGK EMEKÇİLERİNİN DE YENİ SÜRPRİZ İŞ YÜKÜ EYT OLDU”

Haluk Yılmaz Yıldırım,açıklamada şu ifadelere yer verdi:

“Sosyal güvenlik kurumu emekçileri hali hazırda can siperane ve insan üstü gayretle işleri yetiştirmeye çabalarken hükümet önce reddettiği şimdi yılbaşında mı yoksa bahar da mı yoksa hemen seçim öncesi mi çözüme kavuşturacağı belli olmayan eyt konusunu gündeme getirmiştir. İlk safhada en az 2,5 milyon kişinin emekli olacağı göz önünde bulundurulursa 33 bin sosyal güvenlik kurumu emekçisinin bu sayıyla altından kalkabileceğinin kat be kat üstünde bir iş yüküdür.

Kamu emekçileri her gün yeni sürpriz iş yükü ile karşılaşıyor. SGK emekçilerinin de yeni sürpriz iş yükü EYT oldu.

Demokratik hiçbir ülkede olmayacak derecede ilginç bir şekilde, hiçbir kanuni süreç tamamlanmadan Cumhurbaşkanının bir açıklaması ile milyonlarca vatandaşı 29 aralık Perşembe sabahı SGK çalışanları ile karşı karşıya getirerek seçime yönelik ne zaman emekli olabileceğini öğrenmek için yaklaşık 15 milyon vatandaş SGK müdürlüklerine yada merkezlerine koştu. SGK emekçilerine, EYT'yi bekleyen vatandaşlara ne söyleyeceğini ne yapılacağı hakkında açıklama öncesinde ne bir genelge ne bir resmi yazı ne de bir açıklama yapılmamıştır. Kurum başkanının hatası ilgili bakanın hiçbir şeyden haberi olmadığı süreçte SGK çalışanlarına da bir açıklama yapılması elbette beklenemezdi.

“HUKUKSUZ BİR ŞEKİLDE İKRAMİYELERİMİZ GASP EDİLMİŞTİR”

SGK personeli;EYT ve yapılandırma kanunları nedeniyle ağır iş yükü altında ezilen SGK emekçilerinin 2012 yılında yayınlanan 666 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile daha önceden almakta olduğu yılda iki asgari ücret tutarındaki ikramiye ile kimi ek ödemeler kaldırılmıştır. Sendikamızın yaptığı anayasa mahkemesi başvurusu sonucu verilen iptal kararına rağmen, iktidar tarafından gereği yapılmayarak hukuksuz bir şekilde ikramiyelerimiz gasp edilmiştir. Tüm bu koşullarda, SGK emekçileriyle alay edercesine saati 27 TL olarak belirlenen fazla mesai ücreti, çalışanların yemek ve yol ücretini dahi karşılamaktan uzaktır. Bu haldeki personelin, aylık talebinde bulunması beklenen 2 milyon 500bin EYT'linin emeklilik öncesi ve sonrası işlemleri gerçekleştirmeleri bekleniyor.

Öncelikle, ortalama günlük ve aylık iş yükü ile tüm kamu kurumları arasında en düşük ücreti alırken fazla iş yüküne sahip SGK'nın her gün katlanarak artan bu ağır iş yükünü, sigorta ve emekli mağduriyetine meydan vermemek adına, normal mesai ve mesai dışı saatlerinde özveri ile ve fedakarca çalışmalarla yapan, kurum vizyonuna yön veren SGK Emekçilerinin taleplerine kulak verilmesi ve bu taleplerin en kısa sürede karşılanmasını istiyoruz.

“666 KHK İLE ELİMİZDEN ALINAN HAKLARIMIZI GERİ İSTİYORUZ”

SGK Emekçileri olarak, 666 KHK ile elimizden alınan haklarımızı geri istiyoruz. Hak kayıplarının önlenmesi için özel hizmet tazminat oranlarının 100 puan artırılmasını, ek ödeme oranlarının %50 oranında artırılmasını, ikramiye verilmesini, merkez ve taşra teşkilatı için sosyal sigorta uzmanlığı ve yardımcılığı kadrolarının ihdas edilmesini ve fazla çalışma ücretinin artırılmasını istiyoruz.

SGK Emekçilerinin haklı taleplerine kulak verilmeli ve hemen karşılanmalıdır.

Bodrum’da Sosyetenin İskeleleri Yıkılıyor Bodrum’da Sosyetenin İskeleleri Yıkılıyor

Büro Emekçileri Sendikası olarak;Sosyal Güvenlik Kurumu Emekçileri olarak 2012 yılında haksız ve hukuksuz bir biçimde kesilen ve mahkeme kararına rağmen halen ödenmeyen ikramiyelerimizi ve diğer ek ödemelerimizi geriye dönük istiyoruz!

Sosyal Güvenlik Kurumu ek ödeme yönetmeliğinde yer alan ek ödeme puanlarına 100 er puan eklenmesini istiyoruz!

Ek gösterge düzenlemesinde 3600 kapsamı dışında bırakılan SGK Emekçilerine de 3600 ek gösterge istiyoruz!Aynı, Hazine Maliye Bakanlığı'nda olduğu gibi, kurum içi uzmanlık kadrolarının ihdas edilmesini ve sosyal güvenlik tazminatı ödenmesini talep ediyoruz!

Ücretsiz yemek hizmeti istiyoruz!

İnsan onuruna yakışır koşullarda çalışmak, insanca yaşamak istiyoruz!

Özel hizmet tazminatı oranın arttırılmasını istiyoruz!

Diğer kamu kurumlarında olan ancak SGK'de olmayan kurum içi uzmanlık ve kurum içi sınav ile denetmenlik istiyoruz!

Tüm çalışanlara acilen hak ettikleri fazla mesai ücretlerinin ödenmesini istiyoruz!

Ve buradan bir kere daha sesleniyoruz, SGK Emekçileri olarak emeğimizin karşılığını, hakkımız olanı istiyoruz, taleplerimiz karşılanana, hakkımıza alana kadar ısrarımıza, mücadelemize devam edeceğimizi, üretimden gelen gücümüzü kullanacağımızı buradan yetkililere duyuruyoruz.”