*Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Osman Gürün: “İmar affından faydalanan 3’üncü iliz.Muğla’da 181 bin 122 bina affedilmiş durumda.Kontrollü binalarımızda bile şüphe taşırken, hiçbir inşaat kontrolü yapılmamış olan binaları affettik.Muğla’da bütün affa giren binaların hepsinin ruhsatlarının askıya alınarak, tekrardan değerlendirmesi lazım.”
**Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Osman Gürün Afet Koordinasyon Merkezi’nde (AKOM) Muğla’da yaşanacak olası bir deprem öncesi yapılan hazırlık çalışmalarına ilişkin açıklamalarda bulunarak, AKOM’da hizmet verilen çalışmalar hakkında bilgi verdi.
“MUĞLA MODELİ”
Muğla’nın eskiden bu kadar büyük bir ilgi ve saldırı altında olmadığını dile getiren Başkan Gürün, “Parantez içinde saldırı diyorum çünkü büyük bir akım var. Bunun bir disiplin altına alınmasında ve her yerin imara açılarak, yeni alanlar yaratılmasında yarar yok. 1999 yılından itibaren Muğla merkez için uyguladığımız bir ‘Muğla Modeli’ var ama bu kadar büyük bir göçün saldırısı altında değildik. Buna rağmen yüksek katlı binaların olacağı düşüncesine olmadık. Biz kat yüksekliğini makul tutalım dedik. Daha sonra hazırladığımız imar planında da 4 katlı ve 2 katlı olarak organize ettik. Düğerek, Ortaca, Yeniköy, Yeşilyurt ve Yerkesik tarafı bu organize ile yapıldı. Muğla Belediye Başkanlığı döneminde sadece merkezden sorumluyduk. Her ilçede belediye başkanı kendi politikasını uyguluyordu. Şuanda geldiğimiz noktada Bodrum’un oluşturduğu konsepte yıllarca iki katlı çatısız binalar oluşturdu. Bodrum’un önemli şanslarından birisi de zeminin sert zemin üzerinde olması” ifadelerine yer verdi.
“HASTANE İLE İLGİLİ DEĞERLENDİRME YAPILMALI”
Başkan Gürün şöyle devam etti: “Bizler bu prensibi koyduğumuzda bu prensibi aşan resmi binalardır. Üniversite hastanesi yapılırken 9 katlı plan verildiğinde ‘hayır yapmayalım’ dediğimde, ‘Osman Gürün hastaneye karşı’ dendi. Bu politikalar doğru şeyin tartışılmasını engelleyen suçlayıcı politikalardır. Ben bir doktorum benim hastaneye karşı olmama mümkün mü? Şehir hastanesi olarak yapılmalıydı. ‘Hayır’ dendi. ‘Üniversitemiz yeter’ dediler, ‘yetmez’ dedik. ‘Şehir içinde hastane olması gerek’ dedik. Her şerde vardır bir hayır, covid Menteşe Devlet Hastanesinin açılmasına sebep oldu. Şuanda çalışıyor mu, evet. Demek ki gerekliymiş. Sadece covid için açılmamış. Şuanda Muğla’ya baktığımızda hastane ile ilgili, sağlık kuruluşlarıyla ilgili tekrar bir değerlendirme yapmakta ve sağlık sisteminin de baştan sona değiştirilmesi gerektiği ortada. Bunu bir belediye başkanı olarak değil, bir doktor olarak söylüyorum.”
“EN DÜŞÜK KAT SIRALAMASINA GÖRE 3’ÜNCÜ SIRADAYIZ”
Muğla’da bina kat sayısının ortalama olarak 2,5 olduğunu söyleyen Başkan Gürün, “En düşük kat sıralamasına göre 3’üncü sıradayız. Bundan sonra bu hiçbir şekilde sekteye bile uğramayacak. Biz imar affından faydalanan 3’üncü iliz. O zaman da ‘olmaz böyle bir şey’ dedik. Kaçak yapılmış bir binada hiçbir şekilde zemin etüdü yok ve bu meşru hale getirildi” dedi.
“İNŞAAT KONTROLÜ YAPILMAMIŞ OLAN BİNALARI AFFETTİK”
Muğla’da bütün affa giren binaların hepsinin ruhsatlarının askıya alınarak, tekrardan değerlendirmesi gerektiğine değinen Başkan Gürün, “Kontrollü binalarımızda bile şüphe taşırken, hiçbir inşaat kontrolü yapılmamış olan binaları affettik. 181 bin 122 bina affedilmiş durumda. İkinci afta bekleniyordu. Şerden çıkar hayır ile ikinci bir affı dilimize bile getirmeyiz” diye konuştu.
DEPREME KARŞI HAZIRLIKLAR
Depremin önlenecek bir durum olmadığını ancak hazırlanarak can kayıplarının önüne geçilebileceğinin altını çizen Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Osman Gürün, Muğla’da Büyükşehir Belediyesi olarak depreme karşı hazırlandıklarını söyledi.
Gürün, 2017 yılında bu yana Muğla’nın zeminini incelediklerini ve Muğla’da ki aktif 4 fay bölgesindeki mikrobölgeleme çalışmalarını Menteşe merkez, Milas Ören, Marmaris ve Seydikemer’de tamamladıklarını Fethiye, Sarıgerme ve Gökova Çıtlık bölgelerinde planlama yaptıklarını söyledi.
Gürün, “En önemli çalışmalarımızdan biri de mikrobölgeleme çalışmalarımız. 2017 yılında başladığımız ve zeminin yapısını tamamıyla ortaya koyan bu uygulama ile riskli veya güvenli bölgelerin tespiti, bu tespitler doğrultusunda nerede kaç katlı imar verileceği, nerenin yapılaşmaya açılmaması gerektiği, kentsel dönüşüm uygulanması yapılacak yerlerin belirlenmesi gibi tespitler yapıyoruz. Bu da bizim deprem güvenli bir kent olmak için attığımız adımlara ışık tutuyor” dedi.
“MUĞLA GENELİNDE 617 TOPLAMA ALANI BELİRLENDİ”
2020 yılında yapılan deprem çalıştayının kendileri için önemli bir adım olduğunun altını çizen Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Osman Gürün, “Bu çalıştayda önemli bir yol haritası çıkardık. Sağlıklı yaşam alanları planlamak, dirençli bir kent kimliği kazandırmak, dolası depremlerde can kaybını engellemek için bu çalıştaydan önemli kazanımlar elde ettik. Naci Görür hocamız burada 7’nin üzerinde bir deprem olmayacağı tespitinde bulunmuş az katlı yapılar ile depremin etkisinin azalacağına dair tespitler yapmıştı. Bizde burada yapı stoğu ile ilgili envanterimizle gerekli çalışmaları yapıyoruz. İlimiz genelinde 617 toplama alanı belirlendi 37 geçici kamp alanı ” dedi.
“Acil Durumlar için kendi mobil konteyner, mutfak, tuvalet, banyomuzu üreteceğiz. Ayrıca 617 toplama alanı 37 geçici kamp alanı belirlendi ve üzerine AVM yapılmadı”
Gürün ayrıca AKOM merkezinin bulunduğu bölgede deprem sonrası afet planı kapsamında sorumluluk alanında olmasa da yaşanan eksikler nedeniyle mobil konteyner, mutfak, tuvalet, banyo gibi malzemeler üreteceklerini söyledi.
Gürün, “Deprem bölgesinde gördük ki maalesef bu konularda eksikler var. Özellikle deprem sonrasında vatandaşlarımızın günlük hayatlarını sürdürebilmelerine yardımcı olmak için kendi atölyemizi kuracağız. Burada konteyner, mutfak, tuvalet, banyo gibi mobil ürünler üretip ülkemizin neresi olursa olsun destek sağlayacağız. Bunun yanı sıra yine acil durumlar için şehrimizde 617 toplama alanı 37 geçici kamp alanı belirlendi. Muğla belediyesiyken en fazla yeşil alan sahibi ilçeydik. Şimdi de yeşil alan miktarını çok arttırdık. Şimdi bu alanların önemi ortaya çıkıyor. Ancak bizim belirlediğimiz alanların üzerlerinde AVM yok” dedi.
2015 YILINDA AFET KOORDİNASYON MERKEZİ KURULDU
Olası afet durumlarına karşı 2015 yılında Afet Koordinasyon Merkezi (AKOM) kurduk. Burada doğal afetlerde etkin, hızlı müdahale ve organizasyonu sağlıyoruz. Şimdi depremde ne deniyor. Organizasyon sorunu var ve müdahalede geç kalındı deniyor. İşte biz bunların yaşanmasının önüne geçebilmek adına AKOMU kurduk. Depremi önleyemediğimize göre bununla ilgili riskleri en aza indirmek ve meydana gelebilecek olumsuzlukları hızla çözmek için çalışıyoruz” diye konuştu.