Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez ile Muğla'nın Marmaris ilçesindeki öğretmenevinde düzenlediği toplantıda, Türkiye'nin bir yandan orman yangınlarıyla mücadele ederken bir yandan da sabah Kastamonu, Bartın ve Sinop'ta doğal afetle karşı karşıya kaldıklarını söyledi.
Meteorolojik olarak bakıldığında belki 50 ila 100 yıldır yaşanmayan bir meteorolojik afetle karşılaştıklarını aktaran Pakdemirli, rekor yağışlar kaydedildiğini dile getirdi.
Pakdemirli, Bartın'ın Ulus ilçesi Ceyüpler köyünde son 24 saatte metrekareye düşen yağış miktarının 302 kilograma çıktığını, en düşük yağışın da 54 kilogramla Eflani'de ölçüldüğünü vurguladı.
Kastamonu, Sinop ve Bartın ve ilçelerinde çok ciddi yağışlarla karşı karşıya kalındığını belirten Pakdemirli, şunları kaydetti:
"Sosyal medyada ve çeşitli haber kaynaklarında Kastamonu Bozkurt'taki HES'le ilgili problem olduğu söyleniyor. Burada HES'le alakalı bir problem yok. 'Regülatör kapakları, taşkın esnasında açılıyor, ondan patladı' diyorlar ama böyle bir durum söz konusu değil. Genelde HES'ler bu işin sebebi yerine genelde bana göre mağduru oluyor. HES'ler taşkınlardan negatif etkileniyor. Taşkına sebebiyet verebilecek bir regülatör değil, günlük bir regülasyon amacı var. Ama su seviyesi oldukça yüksek. Mevcut taşkın tesislerimizin de üstüne çıkan gayrinizami ve doğalın dışında su akışı var."
Pakdemirli, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum ile Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu'nun su baskınlarının yaşandığı bölgeye gittiğini, gerekli çalışmaları yapacaklarını anlattı.
Orman yangınlarına da değinen Pakdemirli, "Muğla'nın Köyceğiz ilçesindeki yangında yerleşim yerlerine tehdidi ortadan kaldırdık. Yangının sonuna doğru geliyoruz." dedi.
Burdur'un Bucak ilçesindeki yangına havadan ve karadan müdahale edildiğini vurgulayan Pakdemirli, "Bucak yangını tehlikeli. Yanan evler, boşaltılan evler var." ifadesini kullandı.
Orman yangınlarında etkilenen bölgelerde hasar tespit çalışmalarının devam ettiğini belirten Pakdemirli, "Yangından zarar gören her köye ve mahalleye özel entegre tarımsal kalkınma projeleri hazırlanıyor." diye konuştu.
"Türkiye şu ana kadar 53 ilde 288 orman yangınıyla mücadele etti"
Türkiye'nin şu ana kadar 53 ilde 288 orman yangınıyla mücadele ettiğini aktaran Pakdemirli, bu yangınların 285'inin kontrol altına alındığını, Muğla Köyceğiz, Antalya Manavgat, Burdur Bucak yangınlarına müdahalenin devam ettiğini dile getirdi.
Orman yangınları dışında 247 kırsal yangına da müdahale ettiklerine değinen Pakdemirli, "Yangınlara 14 uçak, 9 İHA, 66 helikopter, 850 arazöz ve su tankeri, 430 iş makinası ve 5 bin 250 personelle müdahale ediyoruz." dedi.
Milas yangınının nevi şahsına münhasır bir yangın olduğuna işaret eden Pakdemirli, "Orman mühendislerinin ancak okul kitaplarında okuduğu kadar çok kompleks bir yangındı. Makilik alanda alttan alttan, kanser gibi ilerleyen bir yangınla mücadele ettik. Yangın doğu bölgesine taşındıktan sonra çok ciddi mücadele ettik. Belki havadan 50 bin tonun üzerinden su atmamıza rağmen yangını söndürmek söz konusu olmadı. Karadan da ciddi şekilde kilometrelerce yol yaparak, parça parça ayırarak yangının kalbine kadar girmemiz gerekti. Bunu yaptık ve başarılı olduk." ifadelerini kullandı.
Milas yangının büyük emek ve gayretle kontrol altına alındığını anlatan Pakdemirli, bölgede 20-25 arazözün 24 saat devriye gezerek küçük tütmeler ve alevlenmelere anında müdahale edeceğini dile getirdi.
Köyceğiz yangının engebeli ormanlık alanda şiddetli rüzgarın etkisiyle devam etiğine dikkati çeken Pakdemirli, teknik olarak kontrol altına alındı demenin henüz erken olduğunu ancak çalışmaların olumlu gittiğini vurguladı.
"10 bin 829 çiftçinin hasar tespitlerini yaptık"
Pakdemirli, Manavgat Sarılar'da çıkan yangının yerleşim yerlerine yakın olduğunu ancak etkisini azalttığını, Bucak'taki yangının ise etkisini sürdürdüğünü ifade etti.
Hasar tespit çalışmalarını da sürdürdüklerini dile getiren Pakdemirli, şöyle konuştu:
"Adana, Antalya, Aydın, Muğla, Osmaniye, Mersin, Isparta, Denizli ve İzmir'de 30 ilçe, 191 köy, 10 bin 829 çiftçinin hasar tespitlerini yaptık. Bu tespitlere göre 72 bin dekar ekili dikili alan, 928 dekar sera, 395 büyükbaş, 4 bin 505 küçükbaş, 7 bin 749 arılı kovan, 29 bin 600 kanatlı hayvan, 6 bin 913 alet makine, 2 bin 590 ton depolu ürünler, 2 bin 598 tarımsal yapı zarar gördü. Küçükbaş, büyükbaş hayvanlar ile arı kovanları zararlarını tamamen hibe olarak karşılıyoruz. Bugünden itibaren ödemeler de başlıyor. Adana ve Mersin'de teslim edilmeye başlandı."
"Canlı canlı o bölgelerin yeniden yeşerdiğini birlikte göreceğiz"
Antalya'da ödemelerin yarından itibaren başlayacağı bilgisini veren Pakdemirli, şunları kaydetti:
"Antalya'ya 11 milyon lira ödenek aktarıldı. Muğla'da da bugün ödemeler başlıyor. Muğla'da 5 milyon 778 bin liralık ödeme yapılacak. TARSİM kapsamında 120 milyon bedelle sigorta ihbarı alındı. 6 milyon lirası cuma günü olmakla beraber hasar ödemelerine başlıyoruz. Bitkisel üretimde hasar tespit çalışmaları yürütülüyor. Tespitler tamamlandığında valilikler tarafından Ankara'ya yazılacak il acil destek ödeneği olarak tahsis yapıldıktan sonra ödemeler başlanacak. Yangından kısmen zarar gören budama bakım çalışmaları ile üretime devam edebilecek zeytinlikler için tekniğine uygun budama yapanlara 100 lira destekleme ödemesi yapacağız. Tohum, fide, fidan desteğimizi de yapacağız."
Pakdemirli, yangından zarar gören mahallere özel entegre tarımsal kalkınma projeleri kapsamında bölgeye özel su, orman ve mera kaynakları birlikte değerlendirerek çiftçilerin gelirini yükseltecek, üretimin katma değerini artıracak uygulamalar başlatacaklarını belirtti.
Yeşil vatanı korumak için cansiperane çalışan, gece gündüz dağ tepe demeyen orman kahramanlarının cesareti ve azmine aşık olduklarını anlatan Pakdemirli, şöyle konuştu:
"Sahada verilen bu mücadeleyi de aslında tarih yazacak. Şimdi yeşile dönüştürme, yaraları sarma vakti. Tarihimizin en büyük orman yangını felaketi olabilecek felaketi en az zararla ve el birliğiyle atlattık. Şeffaf bir şekilde yanan yerleri internet sitemizden paylaşacağız. O bölgede yapılan tüm uygulamamaları vatandaşlarımıza göstereceğiz. Yerine dikilecek fidanı, ektiğimiz tohumu en açık şekilde sayı vererek paylaşacağız. Canlı canlı o bölgelerin yeniden yeşerdiğini birlikte göreceğiz. Orman yan yana gelmiş basit ağaç topluluğu tanımından çok daha fazlasıdır. Yazın turuncusu, güzün sarısı, kışın beyazı, baharın yeşili ormanlarımızda ayrı bir güzel. Bu güzellikleri kollamaya devam edeceğiz. Bunu hep birlikte başaracağız. Sözlerle değil özümüzle, icraatımızla gerçekleştireceğiz."
"Yeniköy Termik Santralinin ilk ünitesi çalışmaya başladı"
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Batı Karadeniz'de aşırı yağışlar nedeniyle oluşan sel felaketinden etkilenen vatandaşlara geçmiş olsun dileklerini iletti.
Elektik dağıtım şirketlerinin bölgede yerleşik olduğunu ve anında müdahale etmeye başladıklarını belirten Dönmez, "Aşırı yağışlardan dolayı bazı abonelerimizin elektriklerinde kesintiler var. Bunların bir kısmı hasar nedeniyle bir kısmı da tedbir amaçlı elektrik kesilmesi nedeniyle oluştu. Kastamonu'da yer alan Berke HES ile alakalı işletme yetkilileriyle yaptığımız temaslarda herhangi bir yapısal deformasyonun olmadığı bilgisi var. Aşırı yağıştan dolayı regülatörün üstünden aşan bir su söz konusu. Başka bir ifadeyle, santralin etkilendiği bir durum söz konusu değil." diye konuştu.
Muğla bölgesindeki yangınlarda birkaç yer dışında kontrol altına alınmamış bir bölgenin kalmadığını anlatan Dönmez, "Bir hafta önce Çökertme civarında başlayan yangınlar sahilde yer alan Kemerköy Termik Santrali sınırına kadar gelmişti. Alınan tedbirlerle hamdolsun az hasarla atlatmış olduk ve nitekim pazartesi sabahı ilk ünitemizi işletmeye almıştık. İkinci ünitenin işletmeye alma çalışmaları devam ediyor. Öyle tahmin ediyorum önümüzdeki hafta başında da ikinci üniteyi devreye alırız." ifadelerini kullandı.
Yangınların Yeniköy Termik Santrali'ni de tehdit etmeye başladığını anımsatan Dönmez, şunları söyledi:
"Orada da gerek tesisin çevresinde ve gerekse tesisin içerisinde yanıcı yakıcı olabilecek unsurlar temizlendi. Gerekli önlemler alındı. Dün itibarıyla da o bölgede tehdit eden yangının kontrol alınmasından itibaren o santralin de işletmeye alınmasıyla ilgili hazırlıklara başlamıştık. Bu sabah saat 06.30 itibarıyla Yeniköy santralimizin ilk ünitesi artık çalışmaya başladı. İnşallah yarın da ikinci üniteyi işletmeye alacağız. Yine bu bölgede Yatağan'da bir termik santralimiz vardı. Bir hafta kadar önce Yatağan bölgesinde de yangın çıkmıştı. Santrale olan mesafesi buradakiler kadar yakın değildi ama orada da hem çevresinde hem de içerisinde yanıcı yakıcı olan unsurları temizlemiştik. Ben de bizzat yerinde gözlemledim. Santral bölgesine yangın gelmeden kontrol altına alındığı için orası için de şu an itibarıyla herhangi bir risk söz konusu değil. O santralimiz de tam güç çalışmasına devam ediyor."
"Muğla'da herhangi bir elektrik kesintisi söz konusu değil"
Dönmez, afetin şiddetini artırmamak için zaman zaman enerji akışlarının kesintiye uğratılabildiğini belirterek, "Bunların bir kısmı zorunlu nedenlerle bir kısmı da kontrol amaçlı. Muğla ilimizde de afetin tehdit ettiği yerleşim yerlerimizde, mahallelerimizde, ilçelerimizde geçici olarak bazı elektrik kesintileri yaşanmıştı. Yangın tehdidi ortadan kalktıktan sonra süratle mobil jeneratörlerle orada yaşayan vatandaşlarımızın elektriği temin edilmişti. Sonra da kalıcı olarak şebekemizi ayağa kaldırdık ve bugün itibarıyla rahatlıkla söyleyebilirim. Muğla'da herhangi bir elektrik kesintisi söz konusu değil." ifadelerini kullandı.
Afetten etkilenen illerde yaşayan vatandaşların elektrik fatura ödemelerinin 3 ay ertelendiğini kaydeden Dönmez, ilgili şehirdeki elektrik dağıtım şirketlerine durumunu bildiren abonelerin bu fırsattan yararlanabileceğini sözlerine ekledi.